Pamfilya, tüm kabilelerin ülkesi anlamına gelir ve Antalya'da Likya ile Kilikya arasında yer alan, Aspendos, Perge ve Side gibi tarihi şehirleri içeren bir bölgedir. Pamfilya ovası, tarih öncesi zamanlardan beri yerleşim için uygun ve tercih edilen bir alan olmuştur. Perge akropolünün plato düzlüğü de eski zamanlardan beri yerleşim için tercih edilmiştir. Bir zamanlar bu yerleşim bölgesinin başkenti olan Perge, Antalya'nın 18 km doğusunda, Aksu ilçesi sınırları içinde yer alan antik bir kenttir.

Perge neden bu kadar önemli?

Şehirdeki ilk yerleşim kuzeydeki tepe düzlüğünde gerçekleşmiş ve zamanla tepe güneyindeki ovada gelişip genişlemiştir. Bergama'da başlayıp Side'de biten antik yol üzerinde bulunan Perge, coğrafi önemini ve gelişimini özellikle Aksu (Kestros) nehrine borçludur. Günümüzde ulaşım için uygun olmayan nehir, eski zamanlarda şehirde ulaşımı sağlamada ve toprağı verimli kılmada hayati bir rol oynamıştır. Havari Paulos (Pavlos) ve arkadaşlarının Kıbrıs'taki Paphos limanından yelken açarak Perge'ye ulaştıkları bilinmektedir. Bunun yalnızca Kestros (Aksu Nehri) üzerinden gerçekleştiği şüphesizdir. Şehrin nehirle olan bu entegrasyonu, akropolün güney eteğindeki anıtsal çeşmede bulunan paralar, kabartmalar ve Nehir Tanrısı (Kestros) figürlerinden anlaşılabilir.

1986 yılında Hattuşa kazılarında bulunan bronz levha üzerindeki yazıttan, Perge şehrinin Hitit İmparatorluğu döneminde önemli bir yer tuttuğu anlaşılmaktadır. Hellen Kahramanlık efsanelerine göre, Hellen Akhaialılarının Pamfilya'ya gelerek Phaselis, Perge, Syllion ve Aspendos antik şehirlerini kurdukları iddia edilmektedir. Tarihi belgelere göre, Makedon Kralı Büyük İskender, ordusunu Likya'dan Pamfilya'ya, Toroslar üzerinden Trakyalıların yolundan göndermiştir. Yakın komutanlarıyla birlikte kıyı şeridini takip ederek Perge'ye ulaşmıştır. Kaynaklarda Perge şehri ile Makedon ordusu arasında herhangi bir savaşın geçtiğine dair bir bilgi bulunmadığından, şehrin Büyük İskender'e savaşmadan kapılarını açtığı düşünülmektedir.

En düzenli Roma şehri

Milattan sonra 1. yüzyıldan itibaren Perge, Roma İmparatorluğu'nun yarattığı yeni dünya düzenine uyum sağlamış ve bölgedeki ve tüm Anadolu'daki en düzenli Roma dönemi şehirlerinden biri haline gelmiştir. 1946 yılından beri İstanbul Üniversitesi tarafından yapılan kazılar sonucunda, mermer heykelleriyle ünlü olan ve şu anda Antalya Müzesi'nde sergilenen şehrin önemli anıtsal yapıları gün ışığına çıkarılmıştır. Heykel buluntuları sayesinde Antalya Müzesi, dünyanın en zengin Roma Dönemi heykel müzelerinden biri olma özelliğine sahiptir.

Yarım tonluk taşlardan yapılmış duvarlar

Perge Antik Kenti turunuza, anıtsal şehir duvarlarının kalıntıları boyunca yürüyerek başlayabilirsiniz. Büyük İskender'in şehri ele geçirmesinden sonra inşa edilen bu duvarlar, her biri yaklaşık yarım ton olan taşların üst üste dizilmesiyle yapılmıştır. Doğal yapıları gereği, bu devasa taşlar zamanla yağmur suyunun etkisiyle birleşmiş ve böylece şehri çevreleyen duvarlar günümüze kadar ulaşmıştır. Bölgenin Büyük İskender tarafından MÖ 333'te fethedilmesi sırasında, Perge'nin İskender'in güçlerine direnmeden ev sahipliği yapması, şehri koruyan duvarların olmamasına bağlanmaktadır. Bu nedenle, bugün şehrin en anıtsal yapılarından olan ve şehrin sembolü haline gelen iki yuvarlak kule ile şehir duvarlarının, İskender'in şehri fethetmesinden sonra inşa edildiği varsayılmaktadır.

Bugün ziyaret edilebilen kalıntılar çoğunlukla Roma dönemine aittir. Perge şehir planının ana hatları, biri kuzey-güney yönünde, diğeri doğu-batı yönünde uzanan iki ana caddeden oluşur. Şehrin omurgası olan Sütunlu Cadde, Helenistik kapıdan başlar, yol boyunca sıralanan sütunlar ve bazilikalarla devam eder ve akropolün eteğindeki anıtsal çeşmede sona erer. Yaklaşık 300 metre uzunluğundaki caddenin ortasında, iki metre genişliğinde bölmeli bir su kanalı ve her iki yanında mozaik portikler ve dükkanlar bulunmaktadır.

Şehre hayat veren su kanalı

Antik kentin önemli yapılarından biri olan anıtsal çeşme, şehrin hemen yakınında bulunan Aksu Nehri'nin tanrısı olarak ifade edilen Kestros heykeliyle süslenmiştir. Bu çeşmeden akan su, yolun ortasındaki kanaldan geçerek şehri ikiye böler. Su kanalıyla ikiye ayrılan bu 22 metre genişliğindeki caddede, o dönemde kullanılan araba tekerleklerinin izlerini görmek hâlâ mümkündür. Bölgenin iklim özelliklerine göre kurulan şehrin ortasından geçen ve havuzlarla bağlantılı bir su kanalı, sıcaklığın 40 dereceyi aştığı yaz günlerinde kim bilir ne kadar büyük bir konfor sağlamıştır.

Çift kapılı dükkanlar ve Agora

Perge Antik Kenti'nde, birçok antik şehirde bulunan ve şehirle ilgili her türlü ticari ve siyasi faaliyetin gerçekleştirildiği bir agora da bulunmaktadır. Antik Yunanca'da toplanma anlamına gelen Agora, büyük bir avlu ve çevresindeki dükkanlardan oluşur. Bazı dükkanların zeminleri mozaiklerle kaplıdır ve bu dükkanlardan biri agora'ya açılırken, diğeri agora’yı çevreleyen sokaklara açılmaktadır.

Antalya'da bulunan Perge Antik Kenti'ni içeren özel bir seyahat planı hazırlamamız ister misiniz? Uzmanlığımızdan faydalanın. Romantik balayı turlarından, manzaralı kendi kendine sürüşlü yol gezilerine, deneyimli fotoğrafçılarla fotoğraf turlarından, büyük destinasyonlarda kültürel turlara kadar her ilgi alanına ve isteğe uygun özel Türkiye turları sunuyoruz. Otel rezervasyonları, havaalanı transferleri, rehberli turlar ve birinci sınıf deneyimler dahil olmak üzere Türkiye Turları için her şeyi organize ediyoruz. Türkiye'de harika vakit geçirmenizi ve seyahatinizin unutulmaz olmasını istiyoruz; çünkü Türkiye'de bizzat birçok tura eşlik ettik. Tüm seyahat detaylarınız için sadece bir kişiyle iletişim kurmayı, seyahat ilgi alanlarınıza tam olarak uyacak şekilde özelleştirilmiş seyahat planları ve öneriler almayı hayal edin. Türkiye seyahatiniz için kişiselleştirilmiş günlük bir seyahat planı almak için İletişim kurun ve Turkey Tour Organizer ile bağlantıya geçin.